COVID Aşısının Lojistik Zorlukları

 Bir toz parçacığından daha küçük boyutta olan COVID-19 virüsü, günlük hayatımızı alışılmadık bir şeye dönüştürdü. [1]  Virüs ilk ortaya çıkışından bu yana yaklaşık on ay içinde, günde 5.000 kişiye bulaşabilen ve şu anda toplamda yaklaşık bir milyon kişinin ölümüne yol açan bir hıza ulaştı. [2]  


Ayrıca dünya ekonomisine büyük zararlar vererek İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana oluşan en büyük ekonomik krize sürükledi. [3] 

Bunun yanında yükselen küreselleşme çağını kesintiye uğrattı ve bizi daha daracık, milliyetçi bir devlet yapısına itti.  Araştırdığım kadarıyla size biraz kötü haberlerim var; bu virüsün sonu, başlangıcından çok daha uzun sürecek- muhtemelen pandeminin zaman açısından, yarısından çok uzaktayız – ancak pandemiye karşı savaşta yakında elimizde bir silah olacak. Çünkü bir aşı geliyor. Daha önce etkili bir aşının geliştirilip geliştirilemeyeceğine dair bir şüphe dönemi vardı, kesin değildi, ancak şu anda tüm göstergeler ve benzeri görülmemiş boyutta bilimsel çaba göz önüne alındığında, gerçekten de gelmekte olduğunu görebiliyoruz. 

Tek ve en önemli soru ise aşının ne zaman ortaya çıkacağı. Şu anda tüm dikkatler Kasım sonu-Ocak başı arasına odaklanıyor. AstraZeneca, Pfizer ve Moderna dahil olmak üzere büyük üreticilerin önde gelen aşılarından herhangi birinin yasal incelemeye girebileceği ve geçerli olursa dağıtımına başlanacağı en erken tarihler. Eğer aşıdan alınan tüm veriler, kabul edilebilir düzeyde güvenlik ve etkililik sergilediğine işaret ederse, bunlardan birine American FDA tarafından acil kullanım yetkisi verilmesi veya diğer büyük ulusal düzenleyiciler tarafından eşdeğerinin verilmesi mümkündür. Ancak uzmanlar 2020'de aşı olmanın pek mümkün olamayacağını söylüyorlar. Eğer biraz dikkatli bakarsak, 2020 yılında bir COVID-19 aşısı olamayacağımız neredeyse kesindir. Tabii ki mümkün olabilir, ancak COVID aşısı bulunduğunda bile ortalama bir kişiye ulaşabilmesi için onaylanması, üretimi ve özellikle dağıtımı ile ilgili pek çok sorun ortaya çıkmakta.

Öncelikle salgının sağlık, sosyal ve ekonomik tüm etkileri, kritik bir insan kitlesi aşılanana kadar sona ermeyecektir. Bu ilk aşılanan kişiden ziyade, son kişinin aşı olduğu zamanla çok daha ilgilidir. Bu nedenle kimi araştırmacılar, bir aşının lojistiğinin, aşı geliştirmenin kendisinden daha büyük bir zorluk olacağını söylemişlerdir.[4] Bu süreci özetleyecek olursak, hastalığı bitirmek için dünya nüfusunun çoğunun aşılanması zorluğunu düşünün, şimdiye kadarki en göz korkutucu, kimilerine göre dünyanın en büyük lojistik problem olarak tanımlanabilir. Bu zorluğun nedenlerini sıralayacak olursak:

Birincisi ve en önemlisi, bu bir ölçek problemidir. Bir aşıyı bir kişiye göndermek ve uygulamak tahmin edeceğiniz üzere çok da zor görünmüyor, ancak beş milyar aşıyı beş milyar kişiye nakletmek ve uygulamak çok zor. Bunun nedeni, şu anda olduğu gibi, dünyamızın lojistik ağında bunu yapmak için yeterli yer olmamasıdır. Daha da zor hale getiren ise potansiyel aşı adaylarının, onaylanacak ilk büyük aşının 21 veya 28 gün arayla iki doz uygulanmasını gerektirme ihtimalinin çok yüksek olması. Bu, zorluğu ikiye katlıyor. Bir aşının on milyar veya daha fazla dozunu dağıtmak normal zamanlarda bile çok zor olabilirken, içinde bulunduğumuz zaman, normal zamanlardan çok uzakta. 

İkincisi, uluslararası yolcu uçuşlarını düşünün- şu anda %90'dan fazla sayıda düşüşteler –bu uçuşlar uluslararası hava lojistiğini önemli ölçüde kestiler. Bu durum ilaç için büyük bir sorun çünkü normal zamanlarda ilaçların ilgili kişiye çok daha hızlı ulaşabilmesi için yaklaşık %50'si yolcu uçaklarının kargo bölümünde sevk edilmekteydi. Ancak sınırlı yolcu hizmetiyle, toplam kargo kapasitesi yaklaşık %30 azaldı. Buna rağmen toplam talep %15 arttı. [5]

 

Bu olay özel kargo uçaklarının daha fazla kullanılması, ilave özel yük gemilerinin hizmete girmesi gibi maliyet arttırıcı etkenlere sebep oldu. [5]  Daha şimdiden, COVID aşısı küresel lojistik ağına girmeden, ilaç üreticileri ürünlerini nakliye ücretlerinin daha ucuz olduğu yerlere uçurmayı ve son varış yerlerine bu şekilde taşımayı veya özel uçaklar kiralamayı planlıyorlar. [6] Ama COVID’in ilk günlerini düşünün, tüm dünyada kişisel koruyucu ekipmanların dağıtımıyla büyük bir lojistik zorluk yaşandı. Bir yerde üretim hızlansa bile, maske/eldiven bulmak çok zordu. Zamanla lojistik sektörü bunun için makul ölçüde başarılı bir şekilde ölçek büyütebildiler, ancak bu sefer aşı için durumun o kadar kolay olmamasının basit bir nedeni var: soğuk zincir. Aşılar bildiğiniz üzere sıcaklığa duyarlıdır. Güvenli ve etkili kalabilmek için çoğunun son derece hassas iklim kontrollü bir ortamda depolanması gerekir. Tabii ki, soğuk zincirle ilgili pek çok zorluk var. Mesela kullanılan her şeyin çok iyi çalışması gerekli- başlangıç ​​deposundan, kamyonuna, aşıyı taşıyan uçağın iç sıcaklığından, yol üzerindeki depo ve son varış yerine kadar, her birinin aşıyı uygun sıcaklıkta tutacak donanıma sahip olması gerekir. Veya aşılar o sıcaklıkta tutulan kutularla/paketlerle sevk edilmelidir. Her iki seçenek de işleri zorlaştırmakta ve diğer komplikasyonların kattığı karmaşıklıkla beraber, gerçek bir lojistik zorluk yaratmaktadır. 

Zorluk sizin için yeterli gelmedi mi? Önde gelen aşı adaylarından biri olan Pfizer'in BNT162b2 kodlu aşısı -68 ° C'de saklanmalı ve taşınmalıdır. [7]

Bu, çoğu aşının ihtiyaç duyduğu sıcaklıktan çok daha düşüktür. Bunun gibi bir termal gereksinim, halihazırda Genel Lojistik Altyapısının bir alt kümesi olan Soğuk Zincir altyapısının da bir alt kümesinin (çook daha soğuk olan) kullanılması gerektiği anlamına geliyor. Aslında böyle bir aşıyı kliniklere veya eczanelere taşımak bir yana, çoğu hastanede bile aşıyı gereken sıcaklıkta tutacak bir araç yok. Bu da aşıyı uygun koşullarda saklayacak yerler bulmanın çok zor olduğu anlamına geliyor. Normal zamanlarda aşıların depolama ve nakliye koşullarını belirlemek için kapsamlı bir test yapılır. Ancak COVID-19 aşılarının son derece yüksek bir hızla geliştirilmesi gerekliliğiyle, dağıtımdan önce bu testleri yapmak için muhtemelen yeterli zaman olmayacaktır. Kısaca durumu özetlemek gerekirse, olası bir aşıyı, zaten yoğunluğu oldukça düşmüş olan lojistik ağın bir alt kümesinin, bir alt kümesinin, bir alt kümesinden, bir başka depolama alt kümesine gönderilmesi ve bunun milyonlarca kez yapılması gerekir. [8] Bunlara alternatifler geliştirilmeye çalışılıyor ancak, zorlukların çözümleri bile ek zorluklar ortaya çıkarıyor. Örneğin Pfizer, aşısının dağıtım gereksinimlerinin ticari başarısını sınırlayabileceğini bildiğinden, kısmi bir çözüm geliştirdi. Kuru buz kullanımıyla aşıyı on güne kadar gerekli sıcaklıkta tutabilen özel bir kutu yaptı. Bu, varsayımsal olarak, aşının daha klasik bir lojistik ağ üzerinden gönderilebileceği anlamına geliyor ancak bu kutunun, bekleneceği gibi, oldukça özel gereksinimleri var. Birincisi, aşılar gerekli sıcaklığı korumak için varıştan sonra her seferinde bir dakikadan fazla olmamak üzere, günde sadece iki kez açılabilir. Bu, bir dağıtım tesisinin o günden önce belirli bir günde kaç doza ihtiyaç duyulacağını doğru bir şekilde tahmin etmesi gerektiği anlamına gelir. Miktar olarak çok az aşı alınırsa, herkes aşılanamaz ve süreç yavaşlar. Çok fazla aşı alınırsa, bu durum günün sonunda potansiyel olarak hayat kurtaran aşıların boşa gitmesine sebep olacaktır. Ayrıca bu kutu, aşıları yalnızca binin katlarıyla taşıyabiliyor ve sadece on gün boyunca soğuk tutabiliyor. Bunun zorlukları da şunlar olabilir örneğin, küçük bir kasabadaki bir klinikte günde yalnızca 500 kişiyi aşılayabilen bir kliniğe aşıyı nasıl göndereceğiz? Nakliyeyi üretimden sonra anında gerçekleştirsek bile, beş yüz kişiyi on günde ancak aşılayabiliyorsak kalan aşıların boşa gitmesi gerekecek. Pfizer bu sorunu çözmek için daha küçük bir sıcaklık kontrollü bir kutu geliştiriyor ancak bu, karmaşıklığı artıran ve süreci yavaşlatan başka bir dağıtım türü anlamına geliyor. 

American CDC, senaryo planlamasında[10]  hem Pfizer hem de Moderna'nın aşılarının onaylanması durumunda oluşacak bir dağıtım sürecini planladı ve eğer bu plan gerçekleşirse, Pfizer aşısı yalnızca ultra soğuk depolama tesislerine sahip olan büyük dağıtım alanlarına veya bu aşıların kısa raf ömrünün bir sorun olmayacağı kadar çok insana aşılama yapılabilecek alanlara yönlendirilecek. Yalnızca geleneksel dondurucu sıcaklıkları gerektiren Moderna aşısı ise, daha az gelişmiş tesislere sahip daha küçük alanlara yönlendirilecek. Bu ABD'de ve muhtemelen başka yerlerde, Pfizer aşısının öncelikle şehirlerdeki insanlara dağıtılacağı, Moderna aşısının ise kırsal alanlar için tercih edilen aşı olacağı bir senaryo yaratacaktır. 

Yüzleşilmesi gereken bir diğer zorluk ise, aşı üretiminden sonra dağıtım operasyonlarının hangi sıra ile yapılacağı, hangi ülke ve alanlara öncelikle gönderileceği. COVID, farklı insanları farklı şekillerde etkiliyor. Eğer bir aşının mümkün olan en fazla sayıda insan hayatını kurtarmasını istiyorsak, sıradaki ilk kişinin COVID-19'a en duyarlı olan ve sıradaki son kişinin en az duyarlı olan kişi olması gerekiyor. Bir araştırma iki senaryoyu modelledi [9].

Birincisi, mevcut ilk 3 milyar dozdan 50 yüksek gelirli ülkenin 2 milyarını satın aldığı senaryo:

İlk Senaryo

ikincisi, ilk 3 milyar dozun, refah düzeyine bakılmaksızın nüfuslarına göre orantılı olarak ülkelere dağıtıldığı senaryo: 

İkincisi kulağa oldukça adil gelse de simülasyona göre eşitlikçi ve orantılı yaklaşımla iki kat daha fazla insan ölüyor. 

Bunun sebeplerinden bazıları; aşıya en çok ihtiyaç duyan ülkeler ise en az zengin ülkelerdir, haliyle de aşı dağıtımının en zor olduğu ülkelerdir. Yoksul ülkeler, normal lojistik altyapısı bir yana, yetersiz finanse edilen sağlık sistemleri öbür yana, çok çok sınırlı soğuk zincir altyapısına sahip olma eğilimindedir. Pfizer'inki gibi karmaşık bir aşıyı dağıtmak ve uygulamak, Almanya, Fransa, ABD gibi zengin ülkelerde bile zaten yeterince zor olacakken, örneğin Kongo Cumhuriyeti kırsalında, aşıyı -68 °C derecedeki bir aşıyı on gün içinde uygulamanın ne kadar zor olacağını hayal edin.

Bir COVID aşısının ne kadar kısa sürede uygulandığı, kaç hayatın kurtarıldığı ile doğrudan ilişkili olacaktır. Bir günlük gecikme daha fazla ölüme yol açacaktır. Üreticiler ellerinden geldiğince hızlı çalışıyorlar, halihazırda milyonlarca doz aşıyı onaylanmadan üretiyorlar. Düzenleyici kurumlar, benzeri görülmemiş derecede hızlı bir inceleme süreci için aylardır hazırlanıyor ve böylece aşı onaylandığı gibi olabildiğince hızlı dağıtabilmeyi planlıyorlar. Bu yüzden hayat kurtarmak artık küresel lojistik ağının her üyesine bağlı. Elbette, özellikle geniş ölçekli dağıtıma geçtikten sonra dahil olacakların çoğu, hükümetler veya kâr amacı gütmeyen kuruluşlar değil şirketler olacak ve onlar için bu, olumlu halkla ilişkiler potansiyeline ek olarak büyük bir iş fırsatı sunuyor. Örneğin UPS, Louisville, Kentucky ve Hollanda'nın Venlo şehri yakınında, her biri 48.000 doz alabilen ve Pfizer aşısı için gereken sıcaklıklara düşebilen iki dondurucu deposu kurdu.[12]

 DHL ve FedEx'in de talep artışının bir kısmını karşılayabilmek için soğuk zincir altyapılarını büyük ölçüde yükselttikleri bildiriliyor. Ancak sonuçta sürecin mükemmel gitmeyeceğini zaten biliyorduk ve şu anda sürecin olabildiğince iyi ilerlemesini sağlamak için mümkün olduğunca çok çalışma yapmak gerekiyor. Aşı onaylanmadan önce mümkün olduğunca fazla planlama çalışmasının yapılması, böylece dağıtım başladığında mümkün olduğu kadar hızlı gerçekleşmesini sağlayabilir. Şimdi aşının nasıl ve nerede dağıtılacağını hesaplamanın tam zamanı aslında. 

Sağlıklı, genç bir insansanız ve hastalığı çok da umursamıyorsanız, dağıtım sürecini çok önemsemelisiniz. Unutmayın, aşı sırasında çok geridesiniz. Sürecin mükemmel olmayacağını biliyoruz ve zorluğun karmaşıklığı göz önüne alındığında mükemmeli istemenin makul olmayacağını biliyoruz, ancak şimdiden planlama ve hazırlık yapmak için gerçekten çaba sarf edersek ve ihtiyaca uygun bir sistem yaratırsak en azından aşının kurtarabileceği hayatlara hızla ulaşabiliriz. Bu büyük küresel sorunla yüzleşirken geleceğe baktığımızda bizi, konserlere, partilere ya da spor salonuna geri dönmemiz değil, daha çok kaç hayat kurtardığımız ilgilendirecektir.

Ekleme: Yazıyı bitirip son haline getirdikten sonra, Pfizer aşısından haberler gelmeye başladı, araştırdığımda bulduğum tarihlerin ne kadar doğru çıktığına şaşırdım, mutlu da oldum ehehe 😄. Pfizer’in açıklamasına göre aşı %90 oranında etkili [11], aşının uygulandığı kişilerde bir yan etkiye de rastlanmamış, ancak veri setleri şu an için oldukça sınırlı sayıda. Umutlandık bolca, ancak aşı mRNA içerdiği için, ultra soğuklukta depolanması, 2 doz yapılması vb gibi yazıda bahsi geçen konular hala masada.

Kaynaklar:

[1]Identification of Coronavirus Isolated from a Patient in Korea with COVID-19” Identification of Coronavirus Isolated from a Patient in Korea with COVID-19

[2] “Map Of COVID-19”                                                            

 COVID-19 Map - Johns Hopkins Coronavirus Resource Center

[3] “Understanding the depth of the 2020 global recession in 5 charts”                                                             Understanding the depth of the 2020 global recession in 5 charts

[4] “The World’s Supply Chain Isn’t Ready for a Covid-19 Vaccine”                                                             

Covid Vaccine: The Supply Chain to Save the World Is Unprepared

[5] “COVID-19 Air Cargo Markets”                                                             

Link to presentation

[6] “The World’s Supply Chain Isn’t Ready for a Covid-19 Vaccine”                                                             

The Supply Chain to Save the World

[7] “Moderna and Pfizer’s COVID-19 vaccine candidates require ultra-low temperatures, raising questions about storage, distribution”                                                             

Moderna and Pfizer’s COVID-19 vaccine candidates require ultra-low temperatures, raising questions about storage, distribution

[8] “‘An unchartered situation for all of us’: From shipping containers to security concerns, a Covid-19 vaccine supply chain takes shape”                                                             

From shipping to security, a Covid-19 vaccine supply chain takes shape 

[9] “A Collaborative Response”                                                             

A Collaborative Response

[10] COVID-19 VACCINATION SCENARIOS FOR JURISDICTIONAL PLANNING—PHASE 1, Q4 2020

[11]Pfizer’s Early Data Shows Vaccine Is More Than 90% Effective

[12]UPS is building vaccine freezer farms


Yorumlar

  1. Değerli ,bilgi paylaşımın için teşekkürler ,emeğine sağlık çok faydalı bir yazı olmuş ,gelecek tarihler için beklemedeyim : )

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Operasyonel Mükemmellik (OPEX) Araçları

Kullanıcıların Senaryoları Use Case'ler

Değer Akışı Haritalama / Value Stream Mapping